Bira boru hattı gerçek oldu, Bruges'de dünyanın ilk bira hattı açıldı
Herkesin hayali, pimaş bira
Şaka gibi geliyor ama değil. Mayıs sonunda yazdığımda tamamlanma aşamasındaydı. Yazıdan tam 4 ay sonra Dünya'da bir ilk gerçekleşti ve ilk bira boru hattının açıldığı haberini aldık. Konuyla alakalı ilk yazıyı buradan okuyabilirsiniz: Evlere bira boru hattı, hem de Belçika birası
Hangimizin hayali değildir ki hayatımızın sonuna kadar beleş bira içebilmek. İşte bu hayal şu an Blçika'da Bruges şehrinin altyapısındaki borularda gerçekleşiyor. 500 kadar geleceği görebilen ön görüşlü -aynı zamanda parası olan- insanın yatırımı sayesinde şişeleme tesisinden Pub'a kadar hat çekildi.
Hikayenin aslını hatırlayalım. De Halve Maan (The Half Moon, TR: Yarım Ay) Bruges'ün merkezinde yer alan bu pub parasal sıkıntı çekmekteydi. Bunun en başta gelen sebebi de katlanarak artan taşıma ve lojistik maliyetleriydi. Neden mi? Bruges şehrini gören bilir, Orta Çağ'dan kalma bu şehrin sokakları çok dar olduğu için kamyonlar şehir merkezinin dışından tur atarak gelmek durumunda kalıyordu. Halbuki şişelemeden pub'a kadar olan mesafe yalnızca 3km. Fikir de tam da bu noktada maliyetleri kısma kaygısıyla ortaya çıktı.
Fikirden projeye geçiş aşamasında maliyetler de belli oldu: 4.5 milyon$. Ama düşünsenize insanlardan projeye bağış yapmalarını istiyorsunuz ve ödül olarak da bedava bira vereceksiniz. Buna kim hayır der ki?
Projeye destek = Ömür boyu sınırsız bira
Crowdfunding internet ortamında projelere katılımcı finansman desteği sağlayan bir kitlesel fonlama biçimi. Yani siz bir fikir ile çıkıyorsunuz, insanlar da size destek oluyor hesabınıza ya da fikrinize para yatırarak ya da projeye ortak olarak. Henüz Türkiye'de yasal bir zemini yok, ama bu da çalışılıyormuş. Sonuçta her kazanç vergilendirilmeli. Neyse parantezi kapatırsak, Bay Vanneste destek olmak isteyenlere üç farklı seçenek sunmuş. "Gold" üyelik, "Silver" üyelik ve "Bronze" üyelik. 7.500€ olan en pahalı üyelik üyelerine her gün 1 şişe (11 ounce, 330ml) Brugse Zot birası ile birlikte, kişiye özel 18 bira bardağı içeriyormuş. Bu bira %6 ABV li bir Belgian Blonde. Bir örneğini görebilirsiniz yukarıda sağda. Marketlerde 1,70€'dan satılıyormuş Mayıs 2016 itibariyle. Günde bir şişeden sağlam bir üyelik aslında. Ama biranın tadına hiç bakmadım o sebeple yorum yapamayacağım. Gold üyelik alabilenlerden biri bir restoran işletmecisi olan Philippe Le Loup ( Soyadı "kurt" demek, adam gerçekten çakalmış, aileden geliyor) fikri beğense de biraz burun kıvırıyor. Çünkü senede 7000lt Brugse Zot satıyormuş, ve paşam her gün bir şişe yerine hattan direkt fıçı hattı çekmeyi tercih edermiş. Gold üyelik yetmemiş olacak ki, "Bronze" üyelik de almış. Tanesi 220€'dan satılan bu üyeliklerden bütün çalışanlarına hediye etmiş. 12 çalışanı senede 1 kere bu biranın 750lik olanından almaya hak kazanmışlar. Bay Le Loup demiş ki:"10.000€'dan fazla bağışta bulundum. 15 sene boyunca her gün bir şişe içersem yatırımımı amorti etmiş oluyorum."
Geçen hafta Perşembe günü en son kamyon sevkiyatını tamamlamış ve artık resmen borudan bira sevkiyatı başlamış. Geçen hafta Cuma günü, her gün, günün her saati 12.000 şişe bira yollayacak şekilde açılış gerçekleşmiş.
Burada hijyen ve biranın temiz olması boruların temiz kalması önemli bir konu. Boruları temizlemek ve suyla yıkamak için ayrı bir sistem de düşünülmüş, ama detayları yok . Umarım temizdir.
Şimdi tek eksik Yumurtalık petrol boru hattı yerine, Belçika'dan Boğaz'ın dibinden bira boru hattını bize kadar uzatmak. Yetkililere sesleniyoruz.
Haberin bir özetini de İngilizce olarak aşağıdan izleyebilirsiniz. Sahibi ile yapılan röportaj için:
Belirtmekte fayda var, alkol dostunuz değildir ve sağlığa zararlıdır, burada alkolü özendirmeye çalışan bir yazıdan bahsetmiyoruz. anlatımlarım reklam amacı taşımamakta olup tamamen kendi kişisel görüş ve beğenilerime göre sunulmaktadır.