BiraSever

View Original

Petrus Blond, Dubbel, Tripel de geldi. "Sıradaki?" demeden önce biraz De Brabandere'den bahsedelim

Bir başka güzel biramız daha oldu. Bu seferki eski bir dost, daha önceden de gelmiş olan ancak tahminen "çok tutmadığı" için tekrar girişi gerçekleşmemiş Petrus biraları. Üstelik yeni etiket ve ambalaj tasarımıyla, hatta tarifi de güncellenmiş. Belçika'nın yenilerinden, yeni diyorum ama yine 130 140 senelik bir tarihi var, Petrus serisini ve onu üreten De Brabandere'yi yakından tanıyalım.

Çiftçilikten Bira üreticiliğine: Brabandere ailesi

Başvuru belgesinin orijinali: 1894

1894 yılının Ağustos ayında "Hof ter Koutere" isimli bir köyde çiftçilik yapan Adolphe de Brabandere, Bavikhove şehir meclisine başvuruda bulunarak bira üretmek istediğini bildirir. Gördüğünüz gibi çoğu Belçikalı üretici gibi bu üretici de çiftçilik kökenlidir. Malt ve şerbetçiotu yetiştirmek için bu birikimin şart olduğunu çıkarabiliriz. En azından o dönem için. Oğullarından Joseph zaten bu sırada bira üretmiş sadece satış için onay beklemesi kalmış. Kalsijde Belediye binasının 20metre kadar ilerisine kurulmasına karar verilmiş. 1895 yılında inşaat tamamlanmış. 1897'de malt için ayrı bir binanın inşası bitmiş.

Kuruluş hikayesi devam ede dursun, baba Adolphe 1909 yılında ölmüş ve yerini Joseph'e bırakmış. Joseph de kaşla göz arası ismi değiştirmiş. Ona ne oluyorsa, eski isminin de nesi varsa ayrıca. Artık yeni isim:  Sint Antonius olmuştur.

1909 dediğimize göre savaş dönemine gelmiş oluyoruz. Ve evet burada da I.Dünya Savaşı sebebiyle üretime ara verilmiş, çelik ve bakır bütün malzemelere el konmuş ve bira evi sessizliğe gömülmüş. Almanlar almanlıklarını yapmışlar.

See this map in the original post

1929 yılında Joseph Bey 54 yaşına geldiğinde vefat etmiş ve yerine geçen oğlu sayesinde işler bir anda iyiye gitmeye başlamış. Vizyoner gencin ismi Albert. Albert ailenin 3.kuşağı. O dönem biralarını genelde Ypres bölgesinde satarlarmış. Ypres, Belçika'nın Flemenkce konuşma topluluğuna dahil Flaman Bölgesinde bulunan Batı Flandre ilinde bulunan bir belediye ve bu belediye içinde bulunan bir yerleşim merkezidir. Solda görebilirsiniz. "Leper" olarak da geçiyor kendisi. Bu bölge Batı cephesinin en yoğun bölgelerinden biriymiş aynı zamanda. Joseph'in kardeşi Julien bir tuğla üreticisinin kızıyla evlenmiş. Akıllı adammış vesselam çünkü bu tuğlaları genelde savaştan sonra yıkılan yerleri yapmakta da kullanmış. Win-Win.

İI.Dünya Savaşı'nın arifesinde Albert bir çakallık yapmış ve bira sevkiyatında kullandıkları vagonu ve konteyneri tamamen söktürmüş. Bu hareketin neden mantıklı olduğunu anlamak aslında kolay.Yine savaşta gelip üstün taraf her şeye el koyacaktı. Ve savaş bitince de geri al alabilirsen...Bu sayede savaş sonrasında sevkiyata hazır halde bir kamyonları olacaktı. 

Savaş öncesinde genelde kafelere ve bireysel müşterilere hizmet verirken savaş sonrasında portfolyoyu genişletme yoluna gitmiş. Kafelerden, tüccarlara ve büyük dağıtımcılara bira vermeye başlamış. Tesadüf ki bu da tam Pilsner türünün popüler olduğu dönemlere denk geliyor. Bu zamana kadar genelde Patersbier ya da table beer diye geçen yemeklerin yanında gitsin diye üretilen düşük alkollü biralar, "spciale belge" adı verilen amber biralar ve fıçıda bir kaç çeşit bira üretmişler. Ancak iş tüccarlara geçince Bavik ve Bon-Val ürünleri Batı ve Doğu Filaman ve Hainut bölgesinde daha yaygın hale gelmiş. 1970 yılı Bavik Pils'in lansman yılı olmakla beraber Petrus'un "foeder beers" yani Barrel-Aged (Fıçıda dinlendirme) versiyonlarına girmesinin yılı olmuş. İşte bu seri günümüzdeki bazı biralara ve türlere de ilham olup kendi ailesine sahip olmuş: Flanders Red Ale

Flanders Red Ale nedir? Yine icat çıkartmış Belçika

Flanders red ale (Vlaams roodbrun) ya da "Flandre kırmızı ale", kökeni Belçika'nın Flandre bölgesine dayanan meyvemsiliği yüksek, ekşi (Sour, yanlış olmasın) bir bira türüdür. İlk olarak 1820'li yıllarda seri üretimine başlanan bu biralar, 19. yüzyılın ilk çeyreğinde Batı Flandre'de şekillenmiştir. Rodenbach 1821'den beti bu türde üretim yapmaktadır ve ilklerdendir. Wikipedia'da bu konuyla ilgili çok açıklayıcı bir makale yer almaktadır. Şaşırdım açıkçası, emek veren kişilere teşekkür etmek gerek. Buyurun bu da linki: Flanders Kırmızı Ale

Günümüzde Brabandere

Günümüzde felsefesini "Tattan asla ödün verme" olarak belirleyen Brabandere ailesi biralarında tamamen aroma ve lezzete odaklanmış durumda. Örneğin, fıçı görmüş biraları (Barrel Aged) odun fıçılarında 2 sene dinlendikten sonra piyasaya sunuluyor. Aşağıda eskiden kalma fıçılardan bir kesit görebilirsiniz:

Vintage Bavik odun fıçıları

1990 yılında Bira evi ayrı bir tüzel kişilik olarak aileden ayrılmış ve Bavik Brewery olarak hizmet vermeye başlamış. Size burada sormak istiyorum, bir marka daha kaç kez isim değiştirebilir ki? Bu kadarı yeter zaten daha ne olsun dediğinizi duyar gibiyim. Ancak hayır bitmedi, burada da durmak yok yola devam. Hedef 2023 demiş 5. jenerasyondan Albert, ve ismi bir kez daha değişmiş. 2014'ten itibaren ismi tekrar Brewery de Brabandere olmuş. Şu an da o şekilde devam ediyor.

2016'da Belçika'nın en büyük 10 bira üreticisinden biri olmuş. Aynı zamanda ürettikleri bira Petrus Oud Bruin o akdar değerli ki, Belçika bira mirasında yeri olan bir bira ve üreticiyi Belgian Family Brewers (BFB) isminde bir derneğe kabul ettiriyor. Amaç basit: üye olan 22 adet üretici aile Belçika birasının orijinalliğini, bilgi birikimini ve geleneğini koruyup kollamak ve devam ettirmek. Petrus da bunlardan biri. Bu dernekte Duvel var, Delirium Tremens var, Brugse Zot ve üreticileri var gibi...



Hatta daha da ileri giderek birayla bisikleti bağlamışlar. 2007'de satışa çıkan ve Kwaremont adını verdikleri Blonde tam da bisiklet fanatiklerini tavlamak için üretilmiş. İsmi ve aynı zamanda etiket üzerindeki diagonal çizgiler zorlu bir tırmanmaya yapılan bir referans. Bu bira ve aynı zamanda o zorlu yokuş:

Daha fazla tarih ve hikaye ile sıkmak istemiyorum. Konuyu burada toparlamak gerek. Biralara bir sonraki yazıda değinmeyi düşünüyorum.